30 Ocak 2016 Cumartesi

YGS ve LYS'de Nasıl Başarılı Olunur ? Sınavlara Nasıl Çalışılmalı ?

YGS'nin yaklaştığını duyunca bu tarz bir yazı yazmaya karar verdim. Ve daha çok yeni bu yollardan geçmiş biri olarak -sözde- bu işin eğitimini almış kişilerden size daha fazla yardım edebileceğimi düşünüyorum. Kendimden giderek sizlere nasıl başarılı olunup nasıl bir yol izlenmesi gerektiğini anlatacağım.

Kendimden bahsedersem ben hayatım boyunca başarılı bir öğrenciydim. Her zaman en yüksek notları almazdım ama belli bir seviyem vardı. Okul-dershane dışında hiçbir zaman derslerle işim olmamıştır. Ama okulda tüm bilincimi derse veren bir öğrenci olduğumdan çokta gerek kalmıyordu zaten. Eğer sizde bu tarz bir öğrenciyseniz boşuna okuyorsunuz bu yazıları zaten. Çünkü bizim tarzımızdaki insanlar okulda tüm her şeylerini öğrenmeye verdikleri için kendilerini okul dışında tüm bunlardan uzaklaştırıp dinlenmeye çekiliyorlar. Dolayısıyla benim gibiyseniz yani bizdensen, sana yapacağım tek öneri yapabildiğinin en iyisini yaptığına emin olduktan sonra kendini fazla zorlamaman olacaktır. Çünkü bu sınav denilen tüm olaylar tamamen o anki psikolojinle doğru orantılı.



Gelelim şu kendini keşfedememiş kişilere. Eğer çalışıyorum ve başarılı olamıyorum diyorsanız sorun kesinlikle sizdedir. Çünkü şu sınav sistemine göre çalışıpta başarmamak için aşırı derecede gerizekalı olmak lazım. Tamamen hazır bilgileri kullanmaya yönelik şeyler isteniyor sizden. Yaratıcılık yani insanların çoğunda olmayan şeyleri ölçen sınavlar değil YGS ve LYS dolayısıyla yapamıyorum demeyi unutmalısınız ilk olarak.

Ardından zayıflıklarınızı ve güçlü yanlarınızı öğrenmeniz gerekli. Yine burada kendimden örnek vermek istiyorum. Ezber yeteneğim aşırı kötüdür. En basit 4 satır şiiri bile ezberlemem saatlerimi alır. Ama hafızamda tam aksine diğer insanlardan çok daha iyidir. Dolayısıyla ben eğitim hayatımda hiçbir şeyi ezberlemedim. Mesela alfabenin sırası hakkında hiçbir fikrim yok ya da savaşların tarihleri hakkında. Bunlar zaten gerekli olmayacak şeyler ve boşu boşuna insanın kafasını dolduruyorlar. Onun yerine öğrenmeye odaklanmanız gerekli. Mesela LYS için yazar eser çalışıyorsunuz diyelim. Sınavın test olduğunu unutmayın. Dolayısıyla Necip Fazıl'ın eserleri şunlar şunlar şunlardır diye ezberleme yapmak yerine sürekli okuyun. Aynı listeyi defalarca okuyun ama ezberlemeyin. Emin olun testte karşınıza çıktığı anda hangisinin hangisi olduğunu ezberlemekten daha iyi bileceksiniz ve ezberlemek için zaman harcamadan bunların hepsini öğrenmiş olduğunuzu farkedeceksiniz.

Bir başka sürekli yapılan yanlışta hedef belirlemesinde. Ben orta düzey bir Anadolu Lisesi mezunuyum. Sayısal dersler hiç ilgimi çekmediğinden dolayı ve hedeflerim sebebiyle eşit ağırlık okudum ki hayatımda verdiğim en doğru karardı. Bizim sınıfımızda hatta tüm eşit ağırlıkta herkes Hukuk ya da PDR bir de arada birkaç tane Psikoloji bölümü isteyen vardı. Hedefleri yüksek tutmak her zaman zararlıdır. Çünkü o hedefe ulaşamadığınızda geri dönüşünüz çok daha zorlaşır. Toplam 150 kişi bu PDR Psikoloji ve Hukuk üçlüsünü isterken 50 kişi bu bölümlere ya gitti ya gidemedi. Diğerleri ne oldu istemeye istemeye hedefleri olmayan yerlere gittiler. Hatta bazıları sırf hedeflerini yanlış koyduklarından dolayı başarabileceklerinden bile düşük yerlere gittiler. İşte sizin bu tarz hatalara düşmemeniz gerek. Eğer sen matematikten sürekli çalışıp 20 tane yapabiliyorsan fazla zorlamanın alemi yok o konuda. Sorsanız dershane öğretmenlerine yaparsın sen koçum filan diyorlar ama öyle olmuyor işte. Herkesin ayrı yetenek becerileri vardır. Sende kendininkini bulup ona göre çalışıp hedefini ona göre belirlemelisin.



Çok klişe bir tanımlama vardı bazı insanlar görerek öğrenir bazıları duyarak bazıları yazarak diye. Ben bu klişeye kesinlikle katılıyorum. Yine kendimden örnek vereceğim ki siz de kendinizin nasıl öğrendiğinizi tespit edebilin. Ben kendim çalışırken seslice okurum. Belli bir süre sonra o okuduğum seslice şeyleri yavaş yavaş öğrendiğimi farkederim. Bazıları var deli gibi özet çıkarır bi bakarsın yazdığı her şeyi öğrenmiş. İşte sizlerin de bunu öğrenmesi gerekli.

Yazının çok uzun olmasını istemiyorum çünkü belli bir uzunluktan sonrasını kimsenin okumadığını kendimden biliyorum. Ama anlatmak istediğim temel nokta şu. Potansiyelinizi keşfedin bir şekilde ve daha sonrasında başardıklarınıza bakın. Eğer potansiyelinize ulaştığınızı düşünüyorsanız artık daha fazlası için zorlamayıp başardıklarınıza göz atın. Unutmayın ki herkesin belli sınırları vardır. Önemli olan sınırlarını bilip onları sonuna kadar zorlamak. Ama sona yaklaştığında da artık bırakmayı bilmek önemli. Yoksa kendinizi boşu boşuna yormaya başlayacaksınız ki zaten bu kadar fiziksel ve psikolojik yükün olduğu bir dönemde bir de böyle şeylerin hayatınıza eklenmesi sizleri daha kötü duruma sokacaktır. Okuduğunuz için teşekkürler. Sorularınız olursa konunun altından bana sorabilirsiniz elimden geldiğince sizlere yardım etmeye çalışırım. Hatta belki size özel bir kaç taktik bile verebilirim neden olmasın.


0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumunuz için teşekkürler.